Arto Tunçboyacıyan, köklerinin bağlı olduğu toprakların, Anadolu'nun müziğini dünyanın her köşesinde kendine özgü bir tarzda icra eden, tencere, tava ve şişe gibi nesneleri bile enstrüman olarak kullanabilen önemli bir besteci ve müzisyen; Yaşar Kurt ise Ermeni olduğunu kırk yaşından sonra keşfeden, anti-militarist şarkıları ve duruşuyla müzikseverlerin beğenisini kazanmış bir sanatçı. Bir de Yaşar Kurt, Arto Tunçboyacıyan ve Armenian Navy Band'dan oluşan YASH-AR var. Arto Tunçboyacıyan'ın kurduğu, Ermenistanlı müzisyenlerden müteşekkil bir müzik topluluğu olan Armenian Navy Band, Yaşar Kurt ve Arto Tunçboyacıyan bir sene evvel, Ermenistan'ın başkenti Erivan'da Nefrete Kine Karşı isimli bir albüm yaptı. İki sanatçının isimlerinin baş harflerinin birleşimi olmanın ötesinde anlamları var YASH-AR'ın: Her türlü ayrımcılığa en büyük güçleriyle, müzikleriyle karşı duran bir grup onlar. Üç Ermenice, altı da Türkçe şarkıdan oluşan albüm nihayet yayınlanıyor. Nefrete Kine Karşı'nın 2009 ocak ayı içinde, Arma Müzik etiketiyle piyasaya sürüldü.

Yaşar Kurt ile ve Arto Tunçboyacıyan'la yapılan röportaj.(Taraf Gazetesi)

Yaşar Kurt'un Arto Tunçboyacıyan'la yolu 2006 yılında İstanbul'da kesişmiş ve ondan sonra birlikte çalışma kararı almışlar. "Bir klüpte şarkı söylüyordum ve repertuvarımda sadece kendi bestelerim değil, söylemekten çok zevk aldığım başka şarkılar da vardı. Arto ve eşi Delia bir akşam beni dinlemeye geldi. O sırada Gülümse şarkısını söylüyorum. Ben başladım arka arkaya gaf yapmaya. Önce Arto'ya ait Gülümse'yi Onno Tunç'un bestesi olarak tanıttım, sonra da sahneden Arto'ya 'Onno Bey' diye hitap ettim. Tabii orkestradaki arkadaşlar uyarıyorlar 'O Onno değil, Arto' diye. Ben de 'evet' diyorum ama sonra yine 'Onno Bey de aramızda' gibi laflar ediyorum. Ancak Arto iyi bir adam olduğu için bir şey demedi bana. Program bittikten sonra kulise davet ettik Arto'yu. Sohbet ettik. İki sonra da Arto'nun Armenian Navy Band ile konseri var. Zaten onun için gelmiş İstanbul'a. Ben de onların konserine gittim. Arto'yu daha evvel dinlemiştim Armenian Navy Band'i ise o gün keşfettim ve harika bir grup olduklarını gördüm, müziklerinden çok etkilendim. Aradan birkaç ay geçti ve hepimizin yüreğini kanatan bir olay oldu: Hrant Dink'i kaybettik. Arto Amerika'da Hrant için Nefrete Kine Karşı isimli, Hrant Dink'i çok iyi anlatan bir beste yaptı. O şarkıyı birlikte kaydettik. Sonra birkaç şarkı daha yaptık birlikte ve onları da stüdyo ortamında kayda aldık. Şarkılar biriktikçe ayrı bir repertuvar oluştu ve bir albüm yapmaya karar verdik. Kayıtlarının Ermenistan'da bitirdiğimiz albüm bugüne kadar yayımlanmamıştı. Nihayet o albümü insanlara sunacak olmanın sevincini yaşıyorum."

Yaşar Kurt, bu ortak çalışmayı yaptığı dönemde hayatını değiştiren bir olay yaşamış: Ermeni kökenli olduğunu keşfetmiş. Bu öykü de oldukça ilginç. "Bir gün Arto'yla aramızda ilginç bir diyalog gelişti. Arto'yu babama çok benzetiyorum ben. Bunu ona söylediğimde 'Aslında sen de benim babamı andırıyorsun' dedi. 'İyi de Arto Ermeni aramızda akrabalık da olamaz' düşünceleri geçiyor aklımdan. Sonra öğrendim ki aslında ben de Ermeni'ymişim. Benim ailem Karadenizli ama bir karış toprağımız yok orada. Lazca da bilmiyoruz hiç birimiz. Küçüklüğümden beri babama Rize'ye nereden geldiğimizi sorardım ama o hep konuyu değiştirirdi. Sonra babam Rize'ye Batum'dan geldiğimizi söyledi ve böylece kapandı konu" diyen Yaşar Kurt, Tunçboyacıyan'la tanıştıktan sonra bu konuyu tekrar araştırmaya karar vermiş ve çok yaşlı bir akrabasına sormuş "Biz Karadeniz'e nereden geldik?" sorusunu. "Dedelerimizin Osmanlı ile araları bozulmuş ve Van'ın Muradiye ilçesinden Karadeniz'e gelmişler" olmuş, Kurt'un yaşlı akrabasının cevabı. Kurt, sonradan ayrıntıları da öğrenmiş. Buna göre, aileyi kuran dedenin tüm ebeveynleri öldürülmüş ve bu olay başına geldiğinde on yaşlarındaymış. Sonra yürüye yürüye Rize'ye gelmiş, bir ailenin yanına sığınmış. Büyüdükten sonra da kendisi gibi Ermeni bir kızla evlenmiş. Sonraki nesiller de hep kendileri gibi kimliğini gizleyerek yaşamak zorunda olan Ermeniler'le evlenmiş. Ancak Ermenilik konusunu kendi aralarında bile konuşmuyorlarmış. Bunun nedenini "Çünkü herşeyden evvel hayatta kalmaları gerekiyordu" sözleriyle anlatıyor Kurt. Yaşar Kurt'un köyünün adı Ermenice'de "ölümsüz, yaşlanmayan" anlamına gelen Andzer'miş. Kimliğini keşfettikten sonra Tunçboyacıyan'la daha sık görüşmeye başladığını, Ermenistan'a gidip geldiğini ve Ermenice çalışmaya başladığını sözlerine ekliyor Yaşar Kurt.

Dokuz şarkı bir de gizli track'ın yer aldığı Nefrete Kine Karşı albümünde Tunçboyacıyan ve Yaşar Kurt'un besteleri ile ikisinin ortak çalışmaları yer alıyor. Kurt'un 1997'de kaydettiği Alışamadım isimli şarkıyı çok beğenen Tunçboyacıyan onu da albüme dâhil etmiş. Şarkının bir bölümünü birlikte ve Ermenice olarak söylüyorlar. Albüme adını veren Nefrete Kine Karşı, hayatı boyunca nefret ve kinle mücadele eden Hrant Dink'i anlatıyor ve ona ithaf edilmiş.
Bir de Tunçboyacıyan'ın George Bush için yazdığı Abuş isimli bir şarkı var albümde. Abuş, Ermenice bir kelime ve 'aptal' anlamına geliyor. Malum Bush ocak ayının sonunda görevini resmen Obama'ya devredecek. Kurt, Bush başkanlık görevini devretmeden önce albümün çıkacak olmasını sevindirici buluyor ve ardından hepimizi güldüren şu cümleyi söylüyor: "Nefrete karşı olduğumuz için Bush'tan nefret etmemenin bir yolunu bulmamız lazım ama
nasıl olacak bilmiyorum".

Bazen İnsan isimli şarkının klibi var ve Kurt, Kaldıralım şarkısına da klip çekmeyi düşündüklerini söylüyor. Ardından Kurt, Abdullah Gül'ün Ermenistan seyahatinden bahis açıyor ve cumhurbaşkanının Ermenistan'a gitmesini çok olumlu bir adım olarak nitelendiriyor. Nefrete Kine Karşı albümünün kapağında da bir gül resmi varmış. Tabii bu gülün cumhurbaşkanının soyadıyla direkt ilgisi yok. Kurt ve Tunçboyacıyan, iki ülkenin birbirine gül uzatmalarının gerekli olduğunu düşündükleri için koymuşlar gül resmini kapağa.

YASH-AR BAND
Grup, 2007 senesinin başlarında biraraya geldi. Yeni bir grup kurma fikri bir takım rastlantısal olaylardan sonra oluştu. Yaşar Kurt ve Arto Tunçboyaciyan, Ocak ayında performanslarının biri sırasında tanıştılar ve müzik ve hayat hakkındaki vizyonlarını paylaşma fırsatı buldular. Kendileri hakkında konuşurken, müzik ve gelecek hakkında aynı anlayışa sahip olduklarını fark ettiler. Esas olarak beklentileri her anlamda kin ve nefrete karşı olmaktır.

Birbirilerinin müziklerini inceleme konusunda hemfikir oldular ve çok iyi bilinen şarkılarını farklı dillerde söyleyerek yeni şarkılar üretmeye başladılar. İstanbul ve Erivan arasında geçen birkaç yolculuk sonrasında grup çalışmaya başladı ve "Nefrete ve Kine Karşı" isimli yeni albümlerini kaydettiler.

Grubun vizyonu, insan olmakla ilgili inançları bir araya getirmek, insanlık ile ilgili tüm duyguları hissetmek ve nefret ve kinin insanlığa verdiği zararları vurgulamaktır. Müzik, insanlığın ortak dili ve sesidir. Duygu ve düşüncelere, şefkatle, maneviyatla ve ritim, kelime ve ruhların uyumlu kombinasyonu ile dokunur.

İlk albüm, yeni şarkılardan ve Yaşar Kurt ve Arto Tunçboyaciyan'ın eski şarkılarının coverlarından oluşmaktadır. Albümde, toplam 10 adet şarkı bulunmaktadır ve Erivan'da Stüdyo Vem'de kaydedilmiştir. Grubun 3 üyesi dünya çapında ünlü olan Armenian Navy Band grubundandır. Albümün tonmaisterliğini Arman Avedisyan, mixing ve mastering ise Heiko Knotte gerçekleştirmiştir.

Albümdeki Parçalar
1. Kaldıralım
Söz & Müzik: Arto Tunçboyacıyan
2. Bazen İnsan
Söz & Müzik: Yaşar Kurt, Arto Tunçboyacıyan
3. Kaldırımlar
Söz & Müzik: Yaşar Kurt
4. Alışamadım
Söz & Müzik: Yaşar Kurt
5. Alışamadım (Ermenice)
Söz & Müzik: Arto Tunçboyacıyan
6. Küçük Nil Büyük Irmak
Söz & Müzik: Arto Tunçboyacıyan
7. Uzumesne
Söz & Müzik: Arto Tunçboyacıyan
8. Kendim Gibi
Söz & Müzik: Yaşar Kurt
9. Nefrete Kine Karşı
Söz & Müzik: Arto Tunçboyacıyan

Kaldıralım (dinle)


Klip İzle (Bazen İnsan)


Albümü Dinle

Satın Al

"Yaşar Kurt & Arto Tunçboyacıyan - Nefrete ve Kine Karşı" Hakkındaki Yorum Sayısı 1

  1. Adsız Dedi ki;
  2. Güzel bir albüm... "Kaldıralım" Şarkısını dinlerken tüylerim diken diken oldu...

     

Yorum Gönder

Blogumulus by Roy Tanck and Amanda FazaniInstalled by CahayaBiru.com

Seninle film ve müzik zevklerimiz benziyor mu?